BIRAKİYAL PİLEKSUS YARALANMALARI

 


Doğum eylemi ile ilişkili olan bırakiyal pileksus yaralanmaları tipik olarak doğurtma işlemi sırasında omuzun kuvvetli bir şekilde sarsıldığı kol çekme sonucu oluşmaktadır. Her ne kadar tüm bırakiyal pileksus kökleri etkilenebilse de en sık yaralanan üst köklerdir.

Hayatın sonraki yıllarında ortaya çıkan bırakiyal pileksus yaralanmalarının çoğu kere nedeni ise motorsiklet kazalarıdır.

Doğum  eyleminde ortaya çıkanlarda  3 ay geçmiş olmasına rağmen biseps kası fonksiyonları olmayan hastalar cerrahiye aday sayılırken,  sonraki yıllarda gelişen vakalarda 6 aylık bekleme dönemine rağmen iyileşme alameti göstermeyen olgularda cerrahi endikasyon konulmalıdır.

Kök yaralanması dediğimiz zaman bu türlü şekillerde olabilir ve eğer köklerin avülziyon şeklinde ayrılması ile meydana gelmişse cerrahiden yardım görme ihtimali yoktur. Genel olarak piregangliyonik yaralanmalar cerrahiden yarar görmezler. Postgangliyonik yaralanma dendiği zaman duyusal  lifleri bulunduran kök gangliyonundan sonraki yaralanmalar anlaşılır ve cerrahiden yarar görürler. Piregangliyonik lezyonlar Horner sendromu ile beraber olurlar. Piregangliyonik yaralanmalarda histamin testi ile üçlü cevap alınmaz. Üçlü cevap şudur: deriye histamin enjekte edilir. Vazodilatasyon-kızarma-kabarma olur.

Sinir gırefti kullanılarak onarım yapılacak olduğunda, pileksus dışından veya pileksusun kendisinden gıreft alınabilir.

Bırakiyal pileksus sorunları 4 ana başlık altında değerlendirilebilir:

Doğum eylemi ile ilişkili sorunlar

Radyasyon  tedavisi sonrasında gelişen pileksit tablosu

Doğum eylemi ile ilişkili olmayan açık yaralanmalar

Doğum eylemi ile ilişkili olmayan kapalı yaralanmalar

Yaralanmalar kılavikula kemiğinin yukarı tarafında veya aşağı tarafında oluşa göre suprakılavikuler ( puroksimal ) veya infrakılavikuler ( distal ) yaralanmalar olarak adlandırılır. Çoğu vaka suprakılavikulerdir. Erb tipi doğum eylemi ile ilişkili bırakiyal pileksus yaralanmasında da suprakılavikuler yaralanma söz konusudur. Burada kol içe rotasyonda, adduksiyondadır ve dirsekten ekstansiyon vardır. Bu servikal 5 ve 6 harabiyetine işaret eder. İzole servikal 8 torakal 1 harabiyeti kendini Kulumpke tipi paralizi ile ortaya koyar ve sadece el fonksiyonlarında kayıp ile bellidir. Kulumpke paralizisinde omuz ve kol işlevleri korunmuştur.